Kurtar Beni
1.Bölüm
Bardaydılar…Kadehler tokuşturuluyor,garsonlar herkese içki dağıtıyordu.Herkes çok mutluydu,sanki dünya güllük gülistanlık gibiydi..Bir kişi hariç..Nedenini bilmese de ,Tom, eskiden sevdiği her şeyden sıkılmış,herkesi,her şeyi bırakıp gitmek istiyordu.
Bill:Hey Tom,Bir sigara alır mısın?İhtiyacın var gibi..
Tom:Sağ ol..Ama canım şu an hiç bir şey istemiyor..
Gustav: Biliyoruz.
Bill:Gerçekten Tom,N’oluyor sana?Her şeyden usanmış gibisin..Az önceki sarışını bile reddettin.. Aşık mı oldun sen?..
Aşk…Belki buydu sorunun cevabı.İçindeki büyük boşluk sonunda varlığını belli ediyordu.Dışarı çıkmak istiyordu.Tom kendini zorlayarak gülümsedi:
-Bilmiyorum Bill gerçekten bilmiyorum..Ben..Ben biraz dolaşacağım.
Bill de hareketlendi,onla gitmek isterdi gibi.Tom eliyle onu durdurup,tabureye oturttu;”Yalnız,yalnız kalmalıyım..”
Yalnızlık..En büyük korkusu ve en acı gerçeğiydi Tom’un..Her zaman yanında olmaya çalışsaydı da Bill,bu yalnızlık geçmiyordu..
Yağmurdan ıslanmış şehrin caddelerinde yavaşça ilerliyordu Tom..Amaçsızca,gideceği yeri bilmeden, sadece yürüyordu..Aklında da tek bir soru vardı:”Bana neler oluyor?”
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Büyük kalabalık, polisler, ambulans binanın altında toplanmıştı. Kalabalık başını yukarı kaldırmış atlamaması için dua ediyordu.
Yağmur ise çatının kenarında,ağlamaktan şişmiş gözleri,çamur olmuş paçalarıyla sadece oradan aşağıya bakıyordu.Anılarını hatırlıyordu.Çocukluğu,ilk aşkı,okula başladığı ilk gün..Elinde yalnızca bir oyuncak bebek vardı.Onu sıkı sıkı tutmuş,bırakmıyordu..O bebek ona ölmüş annesinin aldığı son doğum günü hediyesiydi.Annesinden geriye kalan ender eşyalardandı..
Tom aklında o soruyla,yürüyordu..Çiseleyen yağmur saçlarını okşuyordu sanki.Birden kalabalığı fark etti..Yukarıdaki kızı gördü.. “Aman Tanrım” diyerek kalabalığı hızla yardı. Polislere:
—N’oluyor burada?
-Atlayacak galiba..Tanıyor musun sen onu?
Tom yukarı baktı..Uzun uzun inceledi kızı..
Polis: Genç tanıyor musun onu?
Tom:Ha-Hayır..
Kıza tekrar baktı Tom..Bir an onu tanıdığını zannetti..Öyle bir kızdı işte..
Kalabalığın fısıltılarını da duymamak imkansız gibiydi..Yaşlı bir bayan ‘Gencecik kız,yazık..Daha hayatının baharında.’diyordu..Bıyıklı bir adam da ‘Hiç bir şey yaşamdan değerli olamaz’ diyerek kadını destekliyordu..
Tom’un içindeki ses ‘Yaşamdan değerli olan ne?Onu orada öylece,çaresiz ; ölümle yaşam arasında bırakmayacaksın değil mi?’ demişti..Sonra da ‘Sen Süpermen misin ki?’ diyerek karşı çıktı kendine..Adeta kavga ediyordu kendiyle..En sonunda dayanamayıp “Herkes kurtarılmayı hak eder.” diyerek binanın oraya geri döndü.Yangın merdivenlerini tırmanarak çatıya ulaştı..
Peki şimdi kızı nasıl durduracaktı? “Atlama” demek yeter miydi? Hayatı tek bir kelimeye mi bağlıydı?
2.Bölüm
Kız çatının üstünde,tek bir hamleyle kendini sona bırakmaya hazır,bekliyordu..Tom’sa sadece kıza bakıp ne demesi gerektiğini düşünüyordu.Bir anda ağzından;
“Senin gecenin içine haykırdım.
Kendine seni ve beni hatırlat,
Atlama!! ”
Sözleri ezgisiyle beraber çıkıverdi. Kız yaşlı gözlerle Tom’a baktı. Tom bu bakışlardan ilham alırcasına şarkıya devam etti:
“Işıklar seni tutmuyor.
Tüm dünya sana yalan söylüyor.
Atlama,Lütfen Atlama!!”
Atlamamalısın,dedi Tom kıza yalvarırcasına..
Kız: Neden?
Tom:Hiç bir şey senden değerli değil, gerçekten..
Kız: Hıh!! Öyle mi dersin?
Tom: Evet
Kız:Yalan söylüyorsun,beni tanımıyorsun bile!!
Tom kıvrakça kızın yanına çıkıp elini tuttu..
-O zaman beraber atlayalım.Değişik bir tanışma olur ama..Son tanışma , diyerek gülümsedi..
Kız:Hayır!!N’apıyorsun sen?
Tom:Gerçekten yüksekmiş,dedi aşağıya bakarak..
Kız:Git buradan,atlarım
Tom sıkı sıkı tuttuğu elini göstererek:
-Emin misin?Hem ben de son günlerde yaşama nedeni mi arıyordum..Müzik ve fanlarım için yaşıyormuşum meğer..
Kız: Müzik..Bence yaşamaya değer onun için..Hayat bir dans ve sende ona eşlik ediyorsun müziğinle..
Tom: Bana kimse eşlik etmiyor..O koca pistde yalnız başına dansetmek ne kadar sıkıcı biliyor musun?
Kız:Tahmin edebiliyorum..Özellikle sonradan yalnızlaşmak..Valsin en heyecanlı yerinde partnerinin bırakıp gitmesi,dedi elindeki bebeği okşayarak.
Tom: Ya da kendi başına çift kişilik dansetmek..
Kız: (derin bir nefes aldı)Belki bu aldığım son nefes olacak..
Tom:Ne kadar güzel değil mi hava?Hafif bir esinti,çiseleyen yağmur..Gerçekten intihar etmek için mükemmel bir zaman..
Kız: Birazdan her şey bitecek ha?
Tom:Bir an önce atlayalım..Çünkü burada oyalandıkça ölüm uzaklaşıyor.
Kız:Hayır..Sen atlamamalısın..Bunu yapma..
Tom:Neden?
Kız:Dünyada hiçbir şey senden değerli değil..
Tom eki ya sen neden atlıyorsun?
Kız:Ben..Ben sadece her şeyi bitirmek istiyorum..Çünkü..çünkü---
Gözyaşlarına boğulmuştu kız.Başını Tom’un omzunda hıçkıra hıçkıra ağladı..
Tom:Her şeyin tamamen biteceği seni korkutmuyor mu?
Kız:Korkutmuyor değil…
Uzun bir sessizlik oldu..İkisi de şehri seyrediyordu..
Kız:Gidelim ha ne dersin?
O sıralarda aşağıdan Bill’in sesi duyuluyordu..
-Tom!!Atlama!!Napıyorsun sen Tanrı aşkına?
Tom:Görüyor musun?Kurtarma ekibim gelmiş..Adamı bir rahat rahat intihar ettirmiyorlar.
Kız gülümsemişti:
-Belki sen yaşamalısın..Senin yaşamanı isteyen dostların var.. Ama benim yaşamamı isteyecek herkes ölü!!!
Tom:Heey,ben noluyorum?Henüz ölmedim!!
Aşağıdan tekrar Bill’in haykırışları geliyordu:
-Tom!!Yapma!!Sana ihtiyacım var!!
Bu söze Tom’un da ihtiyacı vardı..Hatta bu sözdü,gözlerinden bir damla yaşın süzülmesini sağlayan..
Kız Tom’a yemyeşil gözleriyle baktı:
-Belki,belki biz yaşamalıyız..
Tom:Hadi o zaman gidelim..
Kız bir anda karar değiştirmişçesine:
-Gidemem
Tom: Neden?
Kız:Gidemem de ondan!!
Tom:Ben de gitmem..
Kız:Gidecek yerim yok..Eğer ölürsem,kokmuş cesedimi çöpe atarlar ve bir yerim olur ama yaşarsam--
Tom:Yerin var,kalk hadi!!
Kızı belinden kavrayıp çatının kenarından çekti..
Kalabalık çılgın gibi alkışlıyor,ıslıklar çalıyordu..
3.Bölüm
Bill, Tom ve Yağmur kapıdan içeri girdiler.
Bill: Tom,orada gerçekten atlamayacaktın değil mi?
Tom:Bilmiyorum..Atlayacaktım galiba..Eğer o da atlasaydı.(eliyle Yağmur’u işaret ederek.)
Kız: Yağmur.
Bill bir anda parlamıştı:
-Lanet olsun Tom!!Ne kadar korktum biliyor musun?Az kalsın ikiz kardeşimi kaybediyordum.
Yağmur:Siz ikiz misiniz?
Bill-Tom: Evet!
Tom:Tamam Bill…Hata yapmış olabilirim,olabiliriz.N’olur yeter!Yağmur sana banyoyu göstereyim.Ilık bir duş iyi gelir tüm bu olanlara.Sana temiz bir şeyler de verelim,giyin.
Yağmur:Bana karşı bu kadar iyi davranmak zorunda değilsin.Hak etmiyorum..Ben aşağılık birisiyim işte,hem..Hem neden kurtardın ki beni?
Tom:Senin için..İçimden bir ses yaşaman gerektiğini söyledi..Hem seni oraya çıkartan her neyse onu unutabilirsin..Üstüne yeni bir yaşam inşa edebilirsin geçmişinin..
Yağmur banyoya girdi.Tom da kendini odasındaki yatağa bırakıverdi..Acaba Yağmur ikna olmasaydı,atlayacak mıydı onla beraber?2 dakika önce tanıdığı bir kızla el ele ölebilecek miydi?
4.Bölüm
Yağmur banyodan çıkmıştı.Üstünde Bill’in pijaması vardı.Banyodan çıkar çıkmaz gözleri Tom’u aramıştı.Onu, kapısı açık kalmış odasında,yatakta uyurken gördü.Hafifçe açtı gıcırdayan kapıyı.Yataktaki rastalı çocuğu izledi bir süre..Melek gibi uyuyordu.Yanına uzanıp melek olmak istemişti nedense..
Bill:Bebek gibi uyuyor değil mi?
Yağmur:Evet,masumca…Derin derin nefes alarak..
Bill:Neden geldin odasına?
Yağmur:Şey,Bill..Ben bilmiyorum..Kendimi burada buldum galiba.
Bill:Neyse,uyandıracağız onu..Hadi gidelim,sana odanı göstereyim..
Yağmur yatakta bu akşam olanları düşündü..O çatıya çıkması,elindeki bebeği,Tom’u..Bebeğe döndü:
-Ne garip bir akşamdı.Eğer Tom olmasaydı…Ona çok şey borçluyuz değil mi, Lucy?
Tavanı seyrediyor,Tom’un güzel yüzünü,gülüşünü,rastalarını ve uyuyuşunu görüyordu bembeyaz tavanda..Aklından çıkıp gitmesini istemiyordu…
-Lucy bana neler oluyor?2 saat önce ölmek istiyordum.Şimdiyse,Tom’suz yaşamak istemiyorum..Aklımdan çıkartamıyorum…Hatta şu an tekrar yanına gitmek istiyorum.Beni de derin derin solumasını…Lucy,söyle bana;ben aşık mı oldum bu çocuğa?
Bill,balkona çıkmıştı..Cebinden bir sigara alıp yaktı.Derin bir nefes bir nefes daha…
-Az kalsın Tom olmayacaktı.Neden yaptı ki bunu?Her şey normaldi.Yolunda gitmeyen neydi Tom’a göre?Onsuz bir hayat düşünemiyorum.O da böyle derdi.”Ne olur birlikte ölelim.” Hıh..Sözünden cayacaktı neredeyse..Tanrım,keşke düşüncelerini okuyabilsem Tom’un..Şu ikiz telepatisi denen şey şu anda işe yarasa bari..Hem o kız,Yağmur…Onu hiç düşünmeden eve getirdi..Hatta ölecekti bile onunla..
Bill kendini hem bir ağabey, hem de kıskanç küçük kardeş gibi hissediyordu..Ağabey gibi onu kollamış,küçük bir kardeş gibi onu Yağmur’dan kıskanmıştı..
5.Bölüm
Tom:Hey,Yağmur kalk hadi!Bill sana özel krep yaptı..
Yağmur:Tom sana da günaydın.
Tom:Bu bebek..Dün de elindeydi..
Yağmur:Lucy!O..O bana annemden kalan tek şey..Onu yanımdan ayırmak istemiyorum..
Uzaklara dalıp gitmişti Yağmur..Yeşil gözleri nemlenmişti..Annesini hatırlamıştı;kokusunu,okşamasını,sesini..
"Tamam,hemen geliyorum."dedi Tom'a
Odadan çıktı Tom.Kız odadaki aynadan kendisine baktı."Şanslı şey" diye mırıldandı.Merdivenlere doğru gidiyordu.Dün o kadar fazla incelemeye firsat bulamadığı koridora baktı.Pek çok plak şeklinde süs,birkaç poster vardı..."Tokio Hotel"
Koridorda ilerledi..Posterler sırayla ve özenle çerçevelenip asılmıştı.İlki "Durch Den Monsun" ardından "Schrei","Rette Mich","Der Letzte Tag","Zimmer 483","Spring Nicht","Scream" ve "Monsoon".Hepsinde elleriyle dokunmuştu Tom'a..Durakladı.."Spring Nicht" yazana geri döndü.Gülümsedi..Postere bakıyordu..
Tom:Güzel şarkı değil mi?
Bir andan irkildi Yağmur.."Efendim??" dedi ürkekçe..
Tom:Dün gece sana biraz mırıldanmıştım...
Yağmur:Senin o anda uydurmadığını anlamıştım zaten..
Tom:Kendini beğenmiş diyebilirsin bize ama o posterlere bakmak iyi geliyor..Nereden başladığımızı hatırlıyoruz sürekli.Barlarda çalan aptal bir gruptuk ama şimdi-
"Tokio Hotel'siniz" sözünü tamamladı kız Tom'un..
Tom:Biliyor muydun?
Yağmur:Radyoda Rette Mich'i dinlemiştim ve gerçekten çok duyg****mıştım..
Yağmur Tom'a doğru yaklaştı:
-Beni her zaman kurtacak mısın?
-Ben,bunu isterim,dedi kızararak Tom..Ama birşeyler yesek önce de seni sonra kurtarsam..
Uzun zaman sonra ilk kez gülümseyebilyormuş gibi tebessüm etti Yağmur..Birlikte koridordan ayrıldılar..
DEVAMI GELİCEK...
1.Bölüm
Bardaydılar…Kadehler tokuşturuluyor,garsonlar herkese içki dağıtıyordu.Herkes çok mutluydu,sanki dünya güllük gülistanlık gibiydi..Bir kişi hariç..Nedenini bilmese de ,Tom, eskiden sevdiği her şeyden sıkılmış,herkesi,her şeyi bırakıp gitmek istiyordu.
Bill:Hey Tom,Bir sigara alır mısın?İhtiyacın var gibi..
Tom:Sağ ol..Ama canım şu an hiç bir şey istemiyor..
Gustav: Biliyoruz.
Bill:Gerçekten Tom,N’oluyor sana?Her şeyden usanmış gibisin..Az önceki sarışını bile reddettin.. Aşık mı oldun sen?..
Aşk…Belki buydu sorunun cevabı.İçindeki büyük boşluk sonunda varlığını belli ediyordu.Dışarı çıkmak istiyordu.Tom kendini zorlayarak gülümsedi:
-Bilmiyorum Bill gerçekten bilmiyorum..Ben..Ben biraz dolaşacağım.
Bill de hareketlendi,onla gitmek isterdi gibi.Tom eliyle onu durdurup,tabureye oturttu;”Yalnız,yalnız kalmalıyım..”
Yalnızlık..En büyük korkusu ve en acı gerçeğiydi Tom’un..Her zaman yanında olmaya çalışsaydı da Bill,bu yalnızlık geçmiyordu..
Yağmurdan ıslanmış şehrin caddelerinde yavaşça ilerliyordu Tom..Amaçsızca,gideceği yeri bilmeden, sadece yürüyordu..Aklında da tek bir soru vardı:”Bana neler oluyor?”
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Büyük kalabalık, polisler, ambulans binanın altında toplanmıştı. Kalabalık başını yukarı kaldırmış atlamaması için dua ediyordu.
Yağmur ise çatının kenarında,ağlamaktan şişmiş gözleri,çamur olmuş paçalarıyla sadece oradan aşağıya bakıyordu.Anılarını hatırlıyordu.Çocukluğu,ilk aşkı,okula başladığı ilk gün..Elinde yalnızca bir oyuncak bebek vardı.Onu sıkı sıkı tutmuş,bırakmıyordu..O bebek ona ölmüş annesinin aldığı son doğum günü hediyesiydi.Annesinden geriye kalan ender eşyalardandı..
Tom aklında o soruyla,yürüyordu..Çiseleyen yağmur saçlarını okşuyordu sanki.Birden kalabalığı fark etti..Yukarıdaki kızı gördü.. “Aman Tanrım” diyerek kalabalığı hızla yardı. Polislere:
—N’oluyor burada?
-Atlayacak galiba..Tanıyor musun sen onu?
Tom yukarı baktı..Uzun uzun inceledi kızı..
Polis: Genç tanıyor musun onu?
Tom:Ha-Hayır..
Kıza tekrar baktı Tom..Bir an onu tanıdığını zannetti..Öyle bir kızdı işte..
Kalabalığın fısıltılarını da duymamak imkansız gibiydi..Yaşlı bir bayan ‘Gencecik kız,yazık..Daha hayatının baharında.’diyordu..Bıyıklı bir adam da ‘Hiç bir şey yaşamdan değerli olamaz’ diyerek kadını destekliyordu..
Tom’un içindeki ses ‘Yaşamdan değerli olan ne?Onu orada öylece,çaresiz ; ölümle yaşam arasında bırakmayacaksın değil mi?’ demişti..Sonra da ‘Sen Süpermen misin ki?’ diyerek karşı çıktı kendine..Adeta kavga ediyordu kendiyle..En sonunda dayanamayıp “Herkes kurtarılmayı hak eder.” diyerek binanın oraya geri döndü.Yangın merdivenlerini tırmanarak çatıya ulaştı..
Peki şimdi kızı nasıl durduracaktı? “Atlama” demek yeter miydi? Hayatı tek bir kelimeye mi bağlıydı?
2.Bölüm
Kız çatının üstünde,tek bir hamleyle kendini sona bırakmaya hazır,bekliyordu..Tom’sa sadece kıza bakıp ne demesi gerektiğini düşünüyordu.Bir anda ağzından;
“Senin gecenin içine haykırdım.
Kendine seni ve beni hatırlat,
Atlama!! ”
Sözleri ezgisiyle beraber çıkıverdi. Kız yaşlı gözlerle Tom’a baktı. Tom bu bakışlardan ilham alırcasına şarkıya devam etti:
“Işıklar seni tutmuyor.
Tüm dünya sana yalan söylüyor.
Atlama,Lütfen Atlama!!”
Atlamamalısın,dedi Tom kıza yalvarırcasına..
Kız: Neden?
Tom:Hiç bir şey senden değerli değil, gerçekten..
Kız: Hıh!! Öyle mi dersin?
Tom: Evet
Kız:Yalan söylüyorsun,beni tanımıyorsun bile!!
Tom kıvrakça kızın yanına çıkıp elini tuttu..
-O zaman beraber atlayalım.Değişik bir tanışma olur ama..Son tanışma , diyerek gülümsedi..
Kız:Hayır!!N’apıyorsun sen?
Tom:Gerçekten yüksekmiş,dedi aşağıya bakarak..
Kız:Git buradan,atlarım
Tom sıkı sıkı tuttuğu elini göstererek:
-Emin misin?Hem ben de son günlerde yaşama nedeni mi arıyordum..Müzik ve fanlarım için yaşıyormuşum meğer..
Kız: Müzik..Bence yaşamaya değer onun için..Hayat bir dans ve sende ona eşlik ediyorsun müziğinle..
Tom: Bana kimse eşlik etmiyor..O koca pistde yalnız başına dansetmek ne kadar sıkıcı biliyor musun?
Kız:Tahmin edebiliyorum..Özellikle sonradan yalnızlaşmak..Valsin en heyecanlı yerinde partnerinin bırakıp gitmesi,dedi elindeki bebeği okşayarak.
Tom: Ya da kendi başına çift kişilik dansetmek..
Kız: (derin bir nefes aldı)Belki bu aldığım son nefes olacak..
Tom:Ne kadar güzel değil mi hava?Hafif bir esinti,çiseleyen yağmur..Gerçekten intihar etmek için mükemmel bir zaman..
Kız: Birazdan her şey bitecek ha?
Tom:Bir an önce atlayalım..Çünkü burada oyalandıkça ölüm uzaklaşıyor.
Kız:Hayır..Sen atlamamalısın..Bunu yapma..
Tom:Neden?
Kız:Dünyada hiçbir şey senden değerli değil..
Tom eki ya sen neden atlıyorsun?
Kız:Ben..Ben sadece her şeyi bitirmek istiyorum..Çünkü..çünkü---
Gözyaşlarına boğulmuştu kız.Başını Tom’un omzunda hıçkıra hıçkıra ağladı..
Tom:Her şeyin tamamen biteceği seni korkutmuyor mu?
Kız:Korkutmuyor değil…
Uzun bir sessizlik oldu..İkisi de şehri seyrediyordu..
Kız:Gidelim ha ne dersin?
O sıralarda aşağıdan Bill’in sesi duyuluyordu..
-Tom!!Atlama!!Napıyorsun sen Tanrı aşkına?
Tom:Görüyor musun?Kurtarma ekibim gelmiş..Adamı bir rahat rahat intihar ettirmiyorlar.
Kız gülümsemişti:
-Belki sen yaşamalısın..Senin yaşamanı isteyen dostların var.. Ama benim yaşamamı isteyecek herkes ölü!!!
Tom:Heey,ben noluyorum?Henüz ölmedim!!
Aşağıdan tekrar Bill’in haykırışları geliyordu:
-Tom!!Yapma!!Sana ihtiyacım var!!
Bu söze Tom’un da ihtiyacı vardı..Hatta bu sözdü,gözlerinden bir damla yaşın süzülmesini sağlayan..
Kız Tom’a yemyeşil gözleriyle baktı:
-Belki,belki biz yaşamalıyız..
Tom:Hadi o zaman gidelim..
Kız bir anda karar değiştirmişçesine:
-Gidemem
Tom: Neden?
Kız:Gidemem de ondan!!
Tom:Ben de gitmem..
Kız:Gidecek yerim yok..Eğer ölürsem,kokmuş cesedimi çöpe atarlar ve bir yerim olur ama yaşarsam--
Tom:Yerin var,kalk hadi!!
Kızı belinden kavrayıp çatının kenarından çekti..
Kalabalık çılgın gibi alkışlıyor,ıslıklar çalıyordu..
3.Bölüm
Bill, Tom ve Yağmur kapıdan içeri girdiler.
Bill: Tom,orada gerçekten atlamayacaktın değil mi?
Tom:Bilmiyorum..Atlayacaktım galiba..Eğer o da atlasaydı.(eliyle Yağmur’u işaret ederek.)
Kız: Yağmur.
Bill bir anda parlamıştı:
-Lanet olsun Tom!!Ne kadar korktum biliyor musun?Az kalsın ikiz kardeşimi kaybediyordum.
Yağmur:Siz ikiz misiniz?
Bill-Tom: Evet!
Tom:Tamam Bill…Hata yapmış olabilirim,olabiliriz.N’olur yeter!Yağmur sana banyoyu göstereyim.Ilık bir duş iyi gelir tüm bu olanlara.Sana temiz bir şeyler de verelim,giyin.
Yağmur:Bana karşı bu kadar iyi davranmak zorunda değilsin.Hak etmiyorum..Ben aşağılık birisiyim işte,hem..Hem neden kurtardın ki beni?
Tom:Senin için..İçimden bir ses yaşaman gerektiğini söyledi..Hem seni oraya çıkartan her neyse onu unutabilirsin..Üstüne yeni bir yaşam inşa edebilirsin geçmişinin..
Yağmur banyoya girdi.Tom da kendini odasındaki yatağa bırakıverdi..Acaba Yağmur ikna olmasaydı,atlayacak mıydı onla beraber?2 dakika önce tanıdığı bir kızla el ele ölebilecek miydi?
4.Bölüm
Yağmur banyodan çıkmıştı.Üstünde Bill’in pijaması vardı.Banyodan çıkar çıkmaz gözleri Tom’u aramıştı.Onu, kapısı açık kalmış odasında,yatakta uyurken gördü.Hafifçe açtı gıcırdayan kapıyı.Yataktaki rastalı çocuğu izledi bir süre..Melek gibi uyuyordu.Yanına uzanıp melek olmak istemişti nedense..
Bill:Bebek gibi uyuyor değil mi?
Yağmur:Evet,masumca…Derin derin nefes alarak..
Bill:Neden geldin odasına?
Yağmur:Şey,Bill..Ben bilmiyorum..Kendimi burada buldum galiba.
Bill:Neyse,uyandıracağız onu..Hadi gidelim,sana odanı göstereyim..
Yağmur yatakta bu akşam olanları düşündü..O çatıya çıkması,elindeki bebeği,Tom’u..Bebeğe döndü:
-Ne garip bir akşamdı.Eğer Tom olmasaydı…Ona çok şey borçluyuz değil mi, Lucy?
Tavanı seyrediyor,Tom’un güzel yüzünü,gülüşünü,rastalarını ve uyuyuşunu görüyordu bembeyaz tavanda..Aklından çıkıp gitmesini istemiyordu…
-Lucy bana neler oluyor?2 saat önce ölmek istiyordum.Şimdiyse,Tom’suz yaşamak istemiyorum..Aklımdan çıkartamıyorum…Hatta şu an tekrar yanına gitmek istiyorum.Beni de derin derin solumasını…Lucy,söyle bana;ben aşık mı oldum bu çocuğa?
Bill,balkona çıkmıştı..Cebinden bir sigara alıp yaktı.Derin bir nefes bir nefes daha…
-Az kalsın Tom olmayacaktı.Neden yaptı ki bunu?Her şey normaldi.Yolunda gitmeyen neydi Tom’a göre?Onsuz bir hayat düşünemiyorum.O da böyle derdi.”Ne olur birlikte ölelim.” Hıh..Sözünden cayacaktı neredeyse..Tanrım,keşke düşüncelerini okuyabilsem Tom’un..Şu ikiz telepatisi denen şey şu anda işe yarasa bari..Hem o kız,Yağmur…Onu hiç düşünmeden eve getirdi..Hatta ölecekti bile onunla..
Bill kendini hem bir ağabey, hem de kıskanç küçük kardeş gibi hissediyordu..Ağabey gibi onu kollamış,küçük bir kardeş gibi onu Yağmur’dan kıskanmıştı..
5.Bölüm
Tom:Hey,Yağmur kalk hadi!Bill sana özel krep yaptı..
Yağmur:Tom sana da günaydın.
Tom:Bu bebek..Dün de elindeydi..
Yağmur:Lucy!O..O bana annemden kalan tek şey..Onu yanımdan ayırmak istemiyorum..
Uzaklara dalıp gitmişti Yağmur..Yeşil gözleri nemlenmişti..Annesini hatırlamıştı;kokusunu,okşamasını,sesini..
"Tamam,hemen geliyorum."dedi Tom'a
Odadan çıktı Tom.Kız odadaki aynadan kendisine baktı."Şanslı şey" diye mırıldandı.Merdivenlere doğru gidiyordu.Dün o kadar fazla incelemeye firsat bulamadığı koridora baktı.Pek çok plak şeklinde süs,birkaç poster vardı..."Tokio Hotel"
Koridorda ilerledi..Posterler sırayla ve özenle çerçevelenip asılmıştı.İlki "Durch Den Monsun" ardından "Schrei","Rette Mich","Der Letzte Tag","Zimmer 483","Spring Nicht","Scream" ve "Monsoon".Hepsinde elleriyle dokunmuştu Tom'a..Durakladı.."Spring Nicht" yazana geri döndü.Gülümsedi..Postere bakıyordu..
Tom:Güzel şarkı değil mi?
Bir andan irkildi Yağmur.."Efendim??" dedi ürkekçe..
Tom:Dün gece sana biraz mırıldanmıştım...
Yağmur:Senin o anda uydurmadığını anlamıştım zaten..
Tom:Kendini beğenmiş diyebilirsin bize ama o posterlere bakmak iyi geliyor..Nereden başladığımızı hatırlıyoruz sürekli.Barlarda çalan aptal bir gruptuk ama şimdi-
"Tokio Hotel'siniz" sözünü tamamladı kız Tom'un..
Tom:Biliyor muydun?
Yağmur:Radyoda Rette Mich'i dinlemiştim ve gerçekten çok duyg****mıştım..
Yağmur Tom'a doğru yaklaştı:
-Beni her zaman kurtacak mısın?
-Ben,bunu isterim,dedi kızararak Tom..Ama birşeyler yesek önce de seni sonra kurtarsam..
Uzun zaman sonra ilk kez gülümseyebilyormuş gibi tebessüm etti Yağmur..Birlikte koridordan ayrıldılar..
DEVAMI GELİCEK...