kaynak: http://www.tokiohotelus-forum.com/viewtopic.php?t=8113
1-Sizi bilmeyenler için yeniden anlatır mısınız nasıl tanıştınız?
Tom:7 yaşındayken Bill'le birlikte müzik yapmaya başladık.Her zaman video oyunları oynardık!Bütün boş zamanlarımızı müziğe adadık, akşamları, haftasonları.Bill klavye çaldı,çünkü bizimle bateri ve bas gitar çalıcak birisi yoktu.
Akademi'de Gustav'la tanıştım ve biz arkadaş olduk.
Gustav:Ve sonra bir gün onların performanslarına katıldım.Bill'i klavye çalıyor olarak gördüğümde dedim ki bu değişmeli.(Gülüşler.)Bu yüzden konuşmaya başladık ben onlarla birlikte çalmayı teklif ettim.Ve biz böylece bir grup olduk.
Sizin bir pazarlama ürünü olduğunuzu söyleyenlere ne diyorsunuz?
Bill:Aman Tanrım!Böyle bir saçmalığı demek düş kırıklığına uğramak demek!Hala bizim müzik dışında duyduğumuz klasik saçmalıklardan biri.Almanya'da çünkü bu son yıllar 90'larda Almanya'da birçok kız ve erkek grupların olması için birçok neden var.Hedefi sonraki grubu bulmak olan birçok TV programı var.
Aniden Tv ile kendilerini ortaya koymaya başlayanların hangisinin gerçek olduğunu anlamak zor.
Bugünlerde bizim Gustav ve Georg'la arkadaş olmadığımızı ve gerçek bir grup olmadığımızı söyleyenleri doğrusuna inandırmak zor.
Herhangi bir olayda insanlar bize inanmaz.Sonuç olarak bizi bu söylentilerin rahatsız etmesine için vermeden işimize devam ediyoruz.
Müzik bir duygudur:Eğer sen sadece bir kuklaysan ruhunu müziğe nasıl koyabilirsin?
Ben ruhumu müziğin içine kattığına inanıyorum ve insanlar benim hakkımda diğer türlü düşündüklerinde kızıyorum.Ama bir noktada o söylentilerle aranda mesafe koymak zorundasın yoksa sen''Yenen'' taraf olursun
Hayranlarınızla nasıl bir ilişkiye sahipsiniz?
Tom:Eğer yapabiliyorsak onlarla konuşuruz imzalar resimler..bizim bunu çabalamamız çok az çünkü onlar gittiğimiz heryerdeler.Onlar bazen geceleri bekler ve hatta caddede yatarlar.Soğuk olsa kar yağsa bile onlar oradadır.Ve sonra bize kalpleri ve ruhlarıyla yaptıkları hediyeleri bize verirler.
Bizde zamanımızdan birazını onlara veririz ve göstermeye çalıştıkları şeyleri görürüz.Onların sevgilerini ölçmeyi seviyoruz.
Bir hayranın size teklif ettiği en büyük hediye nedir?
Bill:Zor bir soru çünkü biz tonlarca hediye alıyoruz.Hayranlarımızın mektuplarına da çok minnettarız.Bazıları çok uzundu.14 Km olan bile vardı.Neredeyse 1000 A4 sayfalı bir kitap.
Georg:Bir Mini Cooper vardı içi bizim fotoğraflarımızla isimlerimizle doluydu.Ama özel bir hediye seçmek gerçekten imkansız çünkü hepsi bize farklı şeyler ifade ediyor.
Forumlarda yada MySpace'de takılır mısınız?
Bill:Forumlarda dikkatli olmalıyız çünkü bizim hayranlarımız orda sohbet ediyorlar ve biz olduğunu iddia eden birçok kişi var.Eğer biz İnternetteysek her zaman bir grup olarak varızdır.Onun dışında bizim MySpace'imize adanan blogda birçok zaman harcarız çünkü çok fazla yorum var orda.
Kızlar sizin için çıldırıyor peki sizin bir kız tipiniz var mı
Tom:Zor bir soru çünkü benim aklımda kesin bir kız tipi yok.Sadece başlangıçta iyi bir his olmalıdır ve doğal olarakta ilişkiye başlanır sonra.O sarışın olabilir esmer olabilir kırmızı saçlı olabilir önemli değil.
Bizim bir aşk ilişkisi için zamanımız yok çünkü biz çok meşgulüz.
En azından ben gerçek bir aşk ilişkisini tercih ederim.Aynı zamanda bana ihanet etmiycek kendi gibi olmalı..Ben çoğunlukla kendimi beğenirim.Birçok kız için deliyiz.Çok fazla kız (Güler.)Gerçekten hayatta birkaç kez aşık olabileceğimizi düşünürüm ve bu ancak şanslı kişilere olur.
Georg:Benim ilgilendiğim kızlar Angelina Jolie,Olsen ikizleri ve Eva Longoria'ya benzerse sevebilirim.
Gustav:Evet biz aynı kız için Georg'la kavga edicez.(Gülüşler)
Bill:Ben kızın güzel görüşlü olmasını ve güzel tırnaklarını olmasını isterim.
Ve özellikle pozitif ve neşeli olmalıdır.Ben bir gecelik ilişki yanlısı değilim.Gerçek sevgiye inanıyorum senin hayatta bir defa bulduğun sevgi..Eğer şansın varsa.Çünkü ben birçok insanın gerçek aşkı bulamadığını düşünüyorum birçoğu çok üzgün...Çoktan aşık oldum.Birisini görünce içimde bir parıltı ve kelebekler uçuşuyormuş hissini yaşadım.
Ama hala gerçek aşkımı bulamadım.
Bill senin benzersiz bir görünüşün var.Her zaman kalkıp makyaj yapıp tırnaklarını boyar mısın?
Bill:Evet bunu uzun zamandan beri yaparım.Gustav ve Georg şimdiye kadar bilinmiş halimden başka bir halimi görmedi.
Ben bu giyinişi bir Cadılar Bayramı akşamı giydiğim vampir kıyafetinin bana yakıştığını düşünerek başladım.Bu benim kişiliğimin bir parçası.
Sen ne kadar zamanını güzel görünmeye harcarsın?
Bill:Çok değil.Yaklaşık 40 dakika.
Sizin sahneye çıkmadan önce yaptığınız birşey vardı bir adet gibi ?
Bill:Gerçekten bir adet değil.Gustav yalnız kalmak ister kendi konsantre olur müzik dinler.Georg'a gelince Tom ve benimle sahne arkasında oluruz.Yarım saat boyunca kendimizi yeşil odaya kapatırız (gülüşler.)ve hiç kimse gelemez.Hatta bizim menajerimiz bile!Biz olabilecek en kötü şeyleri hayal ederiz ve onun hakkında güleriz bu bizi gevşetir
Sahnede olmadığınız zaman boş zamanınızı nasıl değerlendirirsiniz
Georg:Biz pin-pong ve kicker oynarız!
Tom:Ve biz turnede olmadığımız zaman çok geç kalkmayı severiz.Gustav haricinde o hep erkenci kuşudur.Ama Bill Georg ve ben yemek yemeği televizyon izlemeyi ve uyumayı severiz.Ve gerçekten bir ara verdiğimiz zaman biz tatile gideriz.
Pekala sizin favori yeriniz neresidir?
Tom:Tek söyleyebileceğim buradan çok çok uzakta olan izole ettiğini sevdiğimiz bir ada burdan çok çok uzakta.(Gülüşler.)
Koşullar nedeniyle grupta çok vakit harcıyorsunuz.Grubun dışında arkadaşlarınız var mı?
Tom:Evet tabiki!Çünkü bizim için Tokio Hotel dışındaki şeylerden konuşmak önemli.Ama genelde aynı arkadaşlara sahibiz ve her zaman bir dörtlüyüz.Ve sonra bir arada tatillere gideriz.Böylece (Gülüşler.) evet Tokio Hotel bizim en güzel arkadaşlık hikayemiz.
Ve asla kavga etmez misiniz?
Tom:Oh bazen ederiz.Özellikle Georg ayakkabılarını çıkarmaya başladığı zaman(Gülüşler)ama bizim arkadaşlığımız tartışmalardan daha kuvvetlidir.
Hayranlarınız tarafından sevilseniz bile kendinizin beğenmediğiniz yanları var mı?
Bill: (Gülüşler).Biz değişmeyiz biz aynıyız.Bizim daha öncede aynı kusurlarımız var ve bizim başarıdan önceki kişilerle olan ilişkilerimizde aynı.18 yaşında olmak delice ve birçok kız bizim için çıldırsa bile bizimde beğenmediğimiz yanlarımız var.Ben dünyadaki en iyi adammışım.Tom her zaman bunu söyler.(Gülüşler.)
Tom:Her zaman bizim kendimiz hakkında beğenmediğimiz şeyler vardır.Ama normaldir bunlar biz 18 yaşındayız ve ararız.Ve yaşımız boyunca kendimize büyük bir güvenimiz var.Ne zaman ben en iyiyim dersem liderliği ele almam.
Çocukluğunuzla ilgi neler hatırlıyorsunuz?O zamanda kendinizi nasıl tanımlıyodunuz?
Bill:Bizim her zaman kendimize güvenimiz vardı ve gelecekte de böyle olucak.Birçok karakterimiz vardı.Çok erken müzik yapmaya başladık çünkü bizim için neyin en iyi olduğunu biliyorduk.Her zaman yaşamak kolay değildi.Okulda diğer öğrenciler ve öğretmenler bize karşı bir çatışma içindeydiler.Ama liseden nefret etmemizin dışında gerçekten büyük bir eğlencemiz vardı.
1-Sizi bilmeyenler için yeniden anlatır mısınız nasıl tanıştınız?
Tom:7 yaşındayken Bill'le birlikte müzik yapmaya başladık.Her zaman video oyunları oynardık!Bütün boş zamanlarımızı müziğe adadık, akşamları, haftasonları.Bill klavye çaldı,çünkü bizimle bateri ve bas gitar çalıcak birisi yoktu.
Akademi'de Gustav'la tanıştım ve biz arkadaş olduk.
Gustav:Ve sonra bir gün onların performanslarına katıldım.Bill'i klavye çalıyor olarak gördüğümde dedim ki bu değişmeli.(Gülüşler.)Bu yüzden konuşmaya başladık ben onlarla birlikte çalmayı teklif ettim.Ve biz böylece bir grup olduk.
Sizin bir pazarlama ürünü olduğunuzu söyleyenlere ne diyorsunuz?
Bill:Aman Tanrım!Böyle bir saçmalığı demek düş kırıklığına uğramak demek!Hala bizim müzik dışında duyduğumuz klasik saçmalıklardan biri.Almanya'da çünkü bu son yıllar 90'larda Almanya'da birçok kız ve erkek grupların olması için birçok neden var.Hedefi sonraki grubu bulmak olan birçok TV programı var.
Aniden Tv ile kendilerini ortaya koymaya başlayanların hangisinin gerçek olduğunu anlamak zor.
Bugünlerde bizim Gustav ve Georg'la arkadaş olmadığımızı ve gerçek bir grup olmadığımızı söyleyenleri doğrusuna inandırmak zor.
Herhangi bir olayda insanlar bize inanmaz.Sonuç olarak bizi bu söylentilerin rahatsız etmesine için vermeden işimize devam ediyoruz.
Müzik bir duygudur:Eğer sen sadece bir kuklaysan ruhunu müziğe nasıl koyabilirsin?
Ben ruhumu müziğin içine kattığına inanıyorum ve insanlar benim hakkımda diğer türlü düşündüklerinde kızıyorum.Ama bir noktada o söylentilerle aranda mesafe koymak zorundasın yoksa sen''Yenen'' taraf olursun
Hayranlarınızla nasıl bir ilişkiye sahipsiniz?
Tom:Eğer yapabiliyorsak onlarla konuşuruz imzalar resimler..bizim bunu çabalamamız çok az çünkü onlar gittiğimiz heryerdeler.Onlar bazen geceleri bekler ve hatta caddede yatarlar.Soğuk olsa kar yağsa bile onlar oradadır.Ve sonra bize kalpleri ve ruhlarıyla yaptıkları hediyeleri bize verirler.
Bizde zamanımızdan birazını onlara veririz ve göstermeye çalıştıkları şeyleri görürüz.Onların sevgilerini ölçmeyi seviyoruz.
Bir hayranın size teklif ettiği en büyük hediye nedir?
Bill:Zor bir soru çünkü biz tonlarca hediye alıyoruz.Hayranlarımızın mektuplarına da çok minnettarız.Bazıları çok uzundu.14 Km olan bile vardı.Neredeyse 1000 A4 sayfalı bir kitap.
Georg:Bir Mini Cooper vardı içi bizim fotoğraflarımızla isimlerimizle doluydu.Ama özel bir hediye seçmek gerçekten imkansız çünkü hepsi bize farklı şeyler ifade ediyor.
Forumlarda yada MySpace'de takılır mısınız?
Bill:Forumlarda dikkatli olmalıyız çünkü bizim hayranlarımız orda sohbet ediyorlar ve biz olduğunu iddia eden birçok kişi var.Eğer biz İnternetteysek her zaman bir grup olarak varızdır.Onun dışında bizim MySpace'imize adanan blogda birçok zaman harcarız çünkü çok fazla yorum var orda.
Kızlar sizin için çıldırıyor peki sizin bir kız tipiniz var mı
Tom:Zor bir soru çünkü benim aklımda kesin bir kız tipi yok.Sadece başlangıçta iyi bir his olmalıdır ve doğal olarakta ilişkiye başlanır sonra.O sarışın olabilir esmer olabilir kırmızı saçlı olabilir önemli değil.
Bizim bir aşk ilişkisi için zamanımız yok çünkü biz çok meşgulüz.
En azından ben gerçek bir aşk ilişkisini tercih ederim.Aynı zamanda bana ihanet etmiycek kendi gibi olmalı..Ben çoğunlukla kendimi beğenirim.Birçok kız için deliyiz.Çok fazla kız (Güler.)Gerçekten hayatta birkaç kez aşık olabileceğimizi düşünürüm ve bu ancak şanslı kişilere olur.
Georg:Benim ilgilendiğim kızlar Angelina Jolie,Olsen ikizleri ve Eva Longoria'ya benzerse sevebilirim.
Gustav:Evet biz aynı kız için Georg'la kavga edicez.(Gülüşler)
Bill:Ben kızın güzel görüşlü olmasını ve güzel tırnaklarını olmasını isterim.
Ve özellikle pozitif ve neşeli olmalıdır.Ben bir gecelik ilişki yanlısı değilim.Gerçek sevgiye inanıyorum senin hayatta bir defa bulduğun sevgi..Eğer şansın varsa.Çünkü ben birçok insanın gerçek aşkı bulamadığını düşünüyorum birçoğu çok üzgün...Çoktan aşık oldum.Birisini görünce içimde bir parıltı ve kelebekler uçuşuyormuş hissini yaşadım.
Ama hala gerçek aşkımı bulamadım.
Bill senin benzersiz bir görünüşün var.Her zaman kalkıp makyaj yapıp tırnaklarını boyar mısın?
Bill:Evet bunu uzun zamandan beri yaparım.Gustav ve Georg şimdiye kadar bilinmiş halimden başka bir halimi görmedi.
Ben bu giyinişi bir Cadılar Bayramı akşamı giydiğim vampir kıyafetinin bana yakıştığını düşünerek başladım.Bu benim kişiliğimin bir parçası.
Sen ne kadar zamanını güzel görünmeye harcarsın?
Bill:Çok değil.Yaklaşık 40 dakika.
Sizin sahneye çıkmadan önce yaptığınız birşey vardı bir adet gibi ?
Bill:Gerçekten bir adet değil.Gustav yalnız kalmak ister kendi konsantre olur müzik dinler.Georg'a gelince Tom ve benimle sahne arkasında oluruz.Yarım saat boyunca kendimizi yeşil odaya kapatırız (gülüşler.)ve hiç kimse gelemez.Hatta bizim menajerimiz bile!Biz olabilecek en kötü şeyleri hayal ederiz ve onun hakkında güleriz bu bizi gevşetir
Sahnede olmadığınız zaman boş zamanınızı nasıl değerlendirirsiniz
Georg:Biz pin-pong ve kicker oynarız!
Tom:Ve biz turnede olmadığımız zaman çok geç kalkmayı severiz.Gustav haricinde o hep erkenci kuşudur.Ama Bill Georg ve ben yemek yemeği televizyon izlemeyi ve uyumayı severiz.Ve gerçekten bir ara verdiğimiz zaman biz tatile gideriz.
Pekala sizin favori yeriniz neresidir?
Tom:Tek söyleyebileceğim buradan çok çok uzakta olan izole ettiğini sevdiğimiz bir ada burdan çok çok uzakta.(Gülüşler.)
Koşullar nedeniyle grupta çok vakit harcıyorsunuz.Grubun dışında arkadaşlarınız var mı?
Tom:Evet tabiki!Çünkü bizim için Tokio Hotel dışındaki şeylerden konuşmak önemli.Ama genelde aynı arkadaşlara sahibiz ve her zaman bir dörtlüyüz.Ve sonra bir arada tatillere gideriz.Böylece (Gülüşler.) evet Tokio Hotel bizim en güzel arkadaşlık hikayemiz.
Ve asla kavga etmez misiniz?
Tom:Oh bazen ederiz.Özellikle Georg ayakkabılarını çıkarmaya başladığı zaman(Gülüşler)ama bizim arkadaşlığımız tartışmalardan daha kuvvetlidir.
Hayranlarınız tarafından sevilseniz bile kendinizin beğenmediğiniz yanları var mı?
Bill: (Gülüşler).Biz değişmeyiz biz aynıyız.Bizim daha öncede aynı kusurlarımız var ve bizim başarıdan önceki kişilerle olan ilişkilerimizde aynı.18 yaşında olmak delice ve birçok kız bizim için çıldırsa bile bizimde beğenmediğimiz yanlarımız var.Ben dünyadaki en iyi adammışım.Tom her zaman bunu söyler.(Gülüşler.)
Tom:Her zaman bizim kendimiz hakkında beğenmediğimiz şeyler vardır.Ama normaldir bunlar biz 18 yaşındayız ve ararız.Ve yaşımız boyunca kendimize büyük bir güvenimiz var.Ne zaman ben en iyiyim dersem liderliği ele almam.
Çocukluğunuzla ilgi neler hatırlıyorsunuz?O zamanda kendinizi nasıl tanımlıyodunuz?
Bill:Bizim her zaman kendimize güvenimiz vardı ve gelecekte de böyle olucak.Birçok karakterimiz vardı.Çok erken müzik yapmaya başladık çünkü bizim için neyin en iyi olduğunu biliyorduk.Her zaman yaşamak kolay değildi.Okulda diğer öğrenciler ve öğretmenler bize karşı bir çatışma içindeydiler.Ama liseden nefret etmemizin dışında gerçekten büyük bir eğlencemiz vardı.